MUNZUR ÖZGÜR AKSIN MECLİSİ BASIN AÇIKLAMASIDIR
Kamuoyunun Dikkatine
Dersimde Munzur Vadisi, Baraj ve HES’ler ile yok edilmek isteniyor.
Geçtiğimiz günlerde Dersim Merkezde Emek Örgütleri, Meslek Odaları, Kanaat ve İnanç önderleri, Çiftçiler, Su Mücadelesi verenler, Yaşam savunucuları, Ekoloji Hareketleri, Muhtarlar, Belediye Başkanları ve İl Genel Meclis üyeleri, Milletvekilleri ve Demokratik Kitle Örgütleri ile bir araya gelerek konuyu ülke ve dünya gündeme tasıma, yasal her turlu çalışmayı yapma ve hükûmet yetkilileri ile görüşme dahil çalışma ve girişimlerde bulunma kararı aldık.
Baraj ve HES Projelerinin bir an önce durdurulması konusunda siyasi nüans farkı gözetmeksizin bir arada durma, konuyu ülke ve dünya gündemine taşıma kararı aldık.
Amacımız 1961 yılından bu yana ilimizde gerçekleştirilen ve gerçekleştirilmeye çalışılan Baraj ve HES’lere karşı ilimizde yaşam ve hayatı savunmak ve coğrafyamızı baraj bataklığından kurtarmaktır.
Bakanlar Kurulu kararı ile 1971 yılında Milli Park olarak ilan edilen Munzur Vadisi’nde yapımı kararlaştırılan toplam 4 Baraj ve 5 HES projesi bulunmaktadır. Bu projeler Bozkaya Barajı ve HES, Kaletepe Barajı ve HES, Konaktepe Barajı ve Konaktepe HES I ile Konaktepe HES II, Akyayık Barajı ve HES’tir.
Anılan Baraj Projelerinden en büyüğü durumunda bulunan Konaktepe Barajı ve Konaktepe HES I ile HES II Projesi’ne karşı açılan davada Danıştay 13. Dairesi’nin 2010/995 E. sayılı dosyasında verdiği 11.10.2010 tarihli karar ile:
“Munzur Vadisi Milli Parkı Uzun Devreli Gelişme Planı’nın onaylanmadığı, milli park niteliğini taşıyan Munzur Vadisi’nde su kaynaklarının kullanımı ve işletilmesinin, Milli Parklar Kanunu ve ilgili Yönetmelik hükümleri uyarınca, ancak, kamu yararı açısından vazgeçilmez ve kesin bir zorunluluk koşullarının gerçekleştiğinin ilgili Bakanlıkça ortaya konulmasına bağlı olduğu…” gerekçeleriyle yürütmenin durdurulmasına karar verilmişti.
Yürütmenin durdurulmasına ilişkin karara karşı yapılan itiraz üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu 26.05.2011 tarih ve YD İtiraz No:2010/1147 sayılı kararında, Dairenin yürütmenin durdurulması isteminin kabulüne ilişkin gerekçesine katılmakla birlikte, elektrik üretim lisansının verilebilmesi için Çevresel Etki Değerlendirme Raporunun da aranması gerektiği hususu belirtilmişti.
Bu süreç içerisinde Munzur Vadisi Milli Parkı sınırları içerisinde yapımı planlanan 4 Baraj ve 5 HES projesi ile yapımına 1985 yılında tamamen kaçak başlanan ve 2003 yılında enerji üretimine alınan Mercan Reg. ve HES’e Çevre ve Orman Bakanlığı 10 ayrı üniversite tarafından hazırlanmış 9 ayrı rapora dayalı olarak Milli Parklar Kanunu’nun 14. maddesi çerçevesinde 18.04.2011 tarihinde ÜSTÜN KAMU YARARI KARARI alarak izin vermişti.
İzin kararı sonrası, izin kararı dayanak yapılarak Bozkaya Barajı ve HES, Kaletepe Barajı ve HES, Konaktepe Barajı ve HES I- Konaktepe HES II, Akyayık Barajı ve HES, Mercan Reg. ve HES Munzur Vadisi Milli Parkı Uzun Devreli Gelişme Planı’na işlenmiş ve anılan plan 06.07.2012 tarihinde Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nca onaylanarak yürürlüğe girmişti.
Munzur Vadisi Milli Parkı sınırları içerisinde toplam 4 Baraj ve 6 HES projesine izin veren bakanlık kararının iptali amacıyla 19.12.2011 tarihinde dava açılmıştı.
Davanın temyiz sürecinde Danıştay 10. Dairesi 2014/247 E. sayılı dosyasında verdiği 06.11.2014 tarihli karar ile “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı veya Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı alınmadıkça projelerle ilgili onay ve izin verilemez.” diyerek Çevre ve Orman Bakanlığı’nın Munzur Vadisi Milli Parkı’nda yapımı planlanan 4 Baraj ve 5 HES Projesi ile Mercan Reg. HES Projesine Milli Parklar Kanunu’nun 14. maddesi çerçevesinde verdiği izin kararının iptal edilmesi gerektiğini belirtmiştir.
Tüm anılan Danıştay kararlarına rağmen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Danıştay kararlarını hiçe sayarak Munzur Vadisi Milli Parkı sınırlarında inşa edilmesi planlanan en büyük Baraj Projesi durumundaki Konaktepe Barajı ve Konaktepe HES I ile Konaktepe HES II Projesi’nin Nazım İmar Planı ile Uygulama İmar Planı’nı onaylamıştı.
İmar Planları’na karşı açılan dava hali hazırda İdare Mahkemesi’nde devam etmekte olup dava kapsamında Keşif ve Bilirkişi incelemesi yapılması ara kararı alınmıştır.
Hal böyleyken 13.01.2017 tarihli ve 29947 sayılı resmi Gazete’de yayımlanan 2016/9574 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Konaktepe Barajı ve HES I-II için Acele Kamulaştırma Kararı alınmıştır.
Belirtmek gerekir ki Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun ve Danıştay 10. Dairesi’nin Munzur kararları geçerliliklerini korumaktadır. Hal böyleyken Çevresel Etki Değerlendirmesi süreci işletilmeden ve bu kapsamda Projenin çevresel etkileri analiz edilmeden Acele Kamulaştırma Kararı alınması hukuka çok açık şekilde aykırıdır.
Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme hükümlerine göre Munzur Vadisi Milli Parkı Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alması gereken alanlardandır. Nitekim, Munzur Üniversitesi Senatosu da Munzur Vadisi Milli Parkı’nın Dünya Kültür Mirası Listesi’ne önerilmesi / alınması için gerekli kriterleri taşıdığına dair bir rapor hazırlamıştır. Keza, Munzur Vadisi Milli Parkı 1. Derece Doğal Sit Alanı olarak tespit ve tescil edilmesi gereken bir alandır. Nitekim, Elazığ Müze Müdürlüğü uzmanlarının anılan doğrultuda hazırlanmış raporu bulunmaktadır.
Munzur Milli Parkı florasında hali hazırda 1.600 adet bitki türü saptanmış olup, bunlardan %18’i Munzur’a endemik türlerden oluşmaktadır.
Munzur Milli Parkı faunasında Munzur Alası dahil saptanmış çeşitli endemik canlı türleri bulunmaktadır. Belirtmek gerekir ki yakın zamana kadar neslinin tükendiği değerlendirilen Anadolu Parsı’nın Munzur Havzası’nda yaşadığına dair işaretler ve akademik tespitler bulunmaktadır.
Kısaca Munzur Vadisi Milli Parkı flora ve fauna açısından eşsiz türlere sahip bir alan olup tabiat özellikleri ve güzellikleri ile de önemli bir sahadır.
Munzur Vadisi, bilim, muhafaza ve doğal güzellik açısından istisnai evrensel değeri olan oluşumları barındırdığı gibi tükenme tehdidi altındaki hayvan ve bitki türlerini de barındırmaktadır.
Munzur ve Pülümür Vadileri Türkiye ve Dünya ölçeğinde ekosistemler içermekte olup başta tarım, hayvancılık ve doğa sporları olmak üzere önemli bir potansiyele sahiptir. Bu değerler de yaşadığımız Dünyanın zenginliğidir.
Munzur, Alevilik bakımından da bir inanç ve ibadet merkezidir. Yöre mitolojisinde önemli yer bulan Munzur’un Efsanevi bir yanı da bulunmaktadır. Ayrıca iki Vadide onlarca inanç yeri (Hızır Gölügöl, Nişange, Ulu Ağaç v.d. ) mevcut olup sürekli ziyaret edilmekte ve adaklar adanmaktadır.
Dünyada Baraj ve Hes projelerine karşı yenilenebilir enerji kaynakları varken ülkenin enerji ihtiyacın %1 nisbetine dahi tekabül etmeyen bu barajların mahkeme kararlarına karşı ısrarla yapılmaya çalışılması hukuksuzluktur.
Dersimlilerin Türkiye de ve Dünyada örgütlü bulundukları her yerde doğanın tahribatına neden olacak her türlü uygulamaya karşı mücadele edeceklerini belirtmek isteriz.
MUNZUR ÖZGÜR AKSIN MECLİSİ